MENÜ
- ANASAYFA
- BÖLÜMLERİMİZ
- DOKTORLARIMIZ
- ONLİNE İŞLEMLER
- KURUMSAL
- BİZE ULAŞIN
Meme, süt bezleri ve burada üretilen sütü meme başına taşıyan kanallardan oluşur. Bu süt bezleri ve kanalları döşeyen hücrelerin kontrol dışı olarak çoğalmalarına meme kanseri denir. Meme kanseri kadınlarda görülen kanser tipleri arasında birinci sırada yer almaktadır. Hayat boyu her 8 kadından birinin meme kanserine yakalanma riski vardır. Günümüzde meme kanserinin oluş nedeni tam olarak bilinmemektedir. Erkeklerde kadınlar kadar sık olmasa da görülme olasılığı vardır. Her meme kanseri olan 100 kadına karşılık 1 erkekte aynı hastalık oluşmaktadır.
Risk Faktörleri
Memede kitle, meme başında veya cildinde çekilme, meme başı akıntısı, meme cildinde kızarıklık, meme cildinde portakal kabuğu görüntüsü önemli bulgular arasındadır.
Dijital mamografi geleneksel sistem görüntü kaydedicilerin yerini dijital dedektörlerin almasıyla ortaya çıkmıştır. Klasik mamografiden farkı, dijital fotoğraf makinelerinde olduğu gibi, görüntünün fotoğraf plağında değil dijital ortamda elde edilmesidir. Bu teknolojik ilerleme sayesinde daha az radyasyon kullanılarak mamografi incelemeleri yapabilmek mümkün olmuştur.
Memedeki kitlelerin %80'i kadınların kendisi tarafından ya tesadüfen ya da kendi kendine meme muayenesinde tespit edilmektedir. 40 yaşına kadar iki yılda bir, 40 yaş sonrası yıllık hekim muayenesi yapılmalıdır. 40 yaşına kadar hekim muayenesine ek olarak gerekirse ultrasonografi yapılabilir.
Mamografi, düşük dozda çekilen bir meme röntgen filmidir. Memede, muayene ile saptanamayacak kadar küçük anormalliklerin tespit edilmesi amacı ile çekilir
Meme kanserinde günümüz tedavileri ile hasta erken evrede yakalanırsa 5 yıllık yaşam %100 olup ikinci evrede yakalanırsa %90’ın üzerindedir. Ancak hastalık diğer organlara yayıldı ise 5 yıllık yaşam yalnızca %20 civarındadır. Bu sebeple meme kanseri taramaları son derece önemlidir.