Glutensiz Beslenme Ve Çölyak Hastalığı

Glutensiz Beslenme Ve Çölyak Hastalığı25.11.2019

Glutensiz Beslenme Ve Çölyak Hastalığı

Gluten, tahılların yapısında bulunan 30 civarında proteinin en önemlilerinden biridir. Tahılların tohum kısmında endosperm bölümünde nişastayla birlikte bulunur. Bu protein su ile karşılaştığında yapışkan, tutkal kıvamı alır; sindirimi güçleştirir.

Gluten grubu proteinleri ile oluşan sindirim sistemi alerjilerinin iki türü vardır. İlki gluten intoleransı ve  ikincisi gluten enteropatisi yani popüler adıyla çölyak hastalığı. Gluten intoleransı olan bireyler az miktarda gluten alabilir ama gluten miktarı artarsa şişkinlik, gaz, sindirim güçlüğü, hazımsızlık, yorgunluk gibi semptomlar oluşur.

Çölyak hastalığı ise otoimmün bir hastalıktır ve bu hastalar gluten tükettiklerinde sürekli ishal, karın ağrısı, mide bulantısı, şişkinlik gibi klasik şikâyetler oluşur.
Çölyak hastalığının klinik semptomları bebeklikte, çocuklukta, adolesan dönemde veya erişkinlik döneminde ortaya çıkabilir. Özellikle buğday ve türevlerinin çocuğun diyetine eklenmesinden sonra gelişir. Tanının geç  konması  durumunda, çocuklarda büyümede duraksama ve gelişme geriliğinin  yanı sıra; dental defektler, dermatitis herpetiformis, anksiyete, depresyon gibi nöropsikolojik bozukluklar görülmüştür.

Günümüzde çölyak hastalığının bilinen tek ve etkin tedavisi glutensiz diyettir. Glutensiz diyetin temeli, diyetten buğday, arpa ve çavdar ile bu tahıllardan yapılan her türlü besini çıkarmaktır.  Diyetin sıkı bir şekilde ömür boyunca uygulanması gerekmektedir. Glutensiz  diyette, elimine  edilen  tahıl  ürünlerinin yerine çoğunlukla pirinç, mısır, patates ve bunların unları,  nişastaları ile  özel  glutensiz unlar  tercih edilmektedir. Bu besinler çoğunlukla glutenli muadillerine göre posa açısından fakirdirler. Öte yandan çocukların sıklıkla tüketmeyi  tercih ettiği bisküviler, krakerler, kekler ve çikolatalarda ise yapının sağlanabilmesi için yağ içeriğinin arttırılması söz konusudur. Hastalık harici glutensiz diyetlerin uygulanmasındaki ilk kilo kaybının nedeni bireylerin programlı beslenme takibine başlamış olmalarıdır. Gıda endüstrisinde ticari kaygılar nedeni ile et, sosis, çorba, hazır gıda vb. glutensiz olarak bilinen bazı besinlere gluten ilavesi yapılabilmektedir. Bu tarz ürünlerde gluten; inceltici, tekstür geliştirici, su veya yağ tutucu olarak görev yapar.

İyi planlanmayan glutensiz diyetler posa, B12 vitamini, folat,  demir,  çinko,  magnezyum  ve  kalsiyumdan fakir; doymuş ve hidrojenize yağlardan ise zengin bulunmuştur. Bunun yanı sıra işlenmiş glutensiz ürünlerin de yağ, şeker ve tuz içeriklerinin oldukça yüksektir. Bu nedenle sınırlı besin seçenekleri olan çölyak hastaları yağ, şeker ve enerji içeriği yüksek besin tüketmeye eğilimli olabilmektedir. Bu durum hastalarda besin ögesi yetersizliklerinin devam etmesine ve obezite görülme riskinin artmasına neden olmaktadır.